03/04/2016

Taşeron İşçiler Kandırılmak Değil Kadrolandırılmak İstiyor

Kamuda çalışan taşeron işçilerin kendilerine kadro yerine özel sözleşmeli personel statüsü verilmesine tepkileri çığ gibi büyüyor.

AKP seçim çalışmaları sırasında "TAŞERON İŞÇİLERE KADRO" yazan reklam afişlerini Türkiye'nin her yerindeki reklam panolarına astırmış, seçim vaadleri arasına taşeron işçilere kadro verilmesini de eklemişti. Seçimden sonra tek başına iktidar olan AKP, hükümet kurdukdan sonra hemen hemen tüm vaadlerini yerine getirdi. Sıra kamuda çalışan taşeron işçilere kadro verilmesine geldiğinde ise kelimenin tam anlamıyla taşeron işçileri ters köşeye yatırdı.

Seçimden sonra ilk olarak asıl işi yapanlara kadro sözü verdik denildi. Bu söylem tutmayıp taşeron işçiler inandırılamayınca "Özel Sözleşmeli Personel" adı altında kamuda yeni bir statü icat edilerek taşeron işçilere kadro diye sunuldu.

Kadro alacakları günün hayaliyle yaşayan taşeron işçiler, Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun "taşeron işçiler özel sözleşmeli personel olarak kamuda istihtam edilecek, aynı maaşla çalışmaya devam edip 3 yılda bir sözleşme yenileyecekler" demesiyle büyük bir hayal kırıklığına uğradılar. Kadro diye önlerine getirilen, taşeron işçiliğin kılık değiştirmiş halinden başka hiçbir şey değildi. Sadece taşeron firmalar ortadan kaldırılıp devlet dev bir taşeron firmaya dönüştürülmek isteniyordu.

Yapılacak bu düzenlemeyle bırakın yeni haklar kazanmayı, geçmişe yönelik haklarından vazgeçtiklerini beyan ederek olan haklarını da kaybedecekler. Yıllarca çalışarak kazanılan kıdem tazminatları bu beyanlarıyla kanunen kaybedilecek. Her ne kadar bazı internet sitelerinde tazminatların ödenerek özel sözleşmeli personel statüsü verileceğine dair haberler çıksa da, henüz böyle bir yasal düzenleme yok ve hiçbir yetkili kesin olarak tazminatların ödeneceğini beyan etmedi.

Özel Sözleşmeli Personel adı altında taşeron işçilere kadro diye yutturulmaya çalışılan bu sistem uygulamaya konulursa, taşeron işçilerin hiçbir kazanımalrı olmayacak. 3 yılda bir sözleşme imzalamaları gerekecek ve iş güvenceleri olmayacak. Aynı maaşa çalışmaya devam edecekler, tabi işten atlmazlarsa. Kamu kurumlarında asıl işi yapanlar arasında sınıf farklılıkları oluşacak. Kamuda çalışıp asıl işi yapan biri aynı işi yaptığı halde devlet memuruysa farklı özel sözleşmeli personelse farklı haklara ve maaşa sahip olacak. Özel güvenlikçiler polisle hemen hemen aynı işi yaptıkları halde polisin aldığı maaşın yarısından daha az bir maaşla çalışmaya devam edecekler ve iş güvenceleri de olmayacak.

"Özel Sözleşmeli Personel" Masalına Taşeron İşçiler İnanmadı
Tüm bu gelişmelerden sonra "Özel Sözleşmeli Personel" masalına taşeron işçiler inanmadı ve sosyal medyayı adeta ayağa kaldırdılar. Facebook ve twitter başta olmak üzere tüm sosyal medyada kamuda çalışan taşeron işçilere yapılan bu haksızlık yoğun bir şekilde protesto ediliyor. Herkes hükümetin yaptığı bu hatadan dönmesini ve kendilerine verilen sözün, döndürülmeden, dolaştırılmadan, kendilerine verildiği şekilde tutulmasını ümit ediyor.

Umarız hükümet yetkilileri en kısa zamanda harekete geçer ve verdikleri sözün gereğini gerine getirirler. Ya da en azından biz sözü verdik ama şu nedenden dolayı sözümüzü tutamıyoruz diyerek verilen sözün neden tutulamadığını tüm taşeron işçilere açıklarlar.
En azından bunu öğrenmek taşeron işçilerin hakkı...


Taşeron İşçiler Kandırılmak Değil Kadrolandırılmak İstiyor