Bronşektazi
( Bronş Genişlemesi )

Bronşektazi Nedir ?

Bronşektazi, bronşların doğuştan ya da sonradan geri dönüşsüz biçimde genişlemesidir. Bronş genişlemesine, çeşitli biçimlerde ve bronş ağacında değişken yaygınlıkta rastlanabilir. Doğumsal olduğu kadar, bronşlara yerleşen enfeksiyon etkenlerinden de kaynaklanabilen geri dönüşümsüz bir bozukluktur.

Kronik bronşit bu gelişmenin başlıca sorumluları arasında yer alır. Doğumsal olduğu kadar, bronşlara yerleşen enfeksiyon etkenlerinden de kaynaklanabilen bir bozukluktur. Hastalık uzun süre belirti vermez. Ama iltihaplanma ilerlediğinde ilk kez iltihaba bağlı belirtilerle fark edilebilir.

Bronşektazi Çeşitleri Nelerdir ?

Bronşektazi, radyolojik görünümleri ve otopsi bulgularına göre 3 sınıfa ayırmıştır :

Bronşektazi Belirtileri Nelerdir ?

Bronşektazi genellikle uzun süre klinik belirti vermeden sessizce ilerler. Genişleme yaygınsa ya da Özellikle iltihap varsa erken belirtiler görülür. Bronş genişlemesinin yaygınlaşmasıyla akciğerin işlevsel dokusunda eksilme olacağından solunum zorlaşır.

Şiddeti ve miktarı hastalığın yaygınlığı ve tipine göre değişmekle birlikte öksürük ve balgam çıkarma en sık görülen semptomlardır. Genişlemiş ve yapısal özelliklerini kaybetmiş bronşlar akciğerin savunma sistemini zayıflatarak sık sık enfeksiyonlara neden olurlar. Enfeksiyon dönemlerinde ateş, balgam miktarında artma, balgamın iltihaplı sarı-yeşil görünüm kazanması, kötü kokulu soluk ve kan tükürme gibi belirtiler ortaya çıkar.

Önlem alınmadığı taktirde sürekli tekrarlayan enfeksiyonlar akciğerlerdeki harabiyeti arttırarak hastalığın ilerlemesine neden olabilir. Yaygın hastalığı olanlarda nefes darlığı, siyanoz, kilo kaybı, böbrek fonksiyonlarında bozulma ve kansızlık görülebilir.

Kısaca özetlemek gerekirse bir bronşektazi hastasında başlıca şu belirtiler görülür :

Bronşektaziye Yol Açan Nedenler Nelerdir ?

Bronşektazi olgularının büyük çoğunluğunda akciğer enfeksiyonları bronşektazi hastalığının ortaya çıkmasına neden olmaktadır. Özellikle çocukluk çağı enfeksiyonlarından boğmaca ve kızamık iyi tedavi edilmediğinde bronşlarda genişlemelere neden olur. Tüm dünyada olduğu gibi Ülkemizde de kızamık ve boğmaca aşısının kitlesel olarak uygulanması ile bronşektazi sıklığı eskiye göre önemli ölçüde azalmıştır.

Çocukluk çağı enfeksiyonlarının yanısıra diğer mikroplara bağlı olarak gelişen zatürre, tüberküloz gibi akciğer enfeksiyonları da iyi tedavi edilmediklerinde ya da tedavileri geç kaldığında bronşektaziye neden olmaktadırlar.

Enfeksiyon hastalıkları dışında bronşlarda daralma veya tıkanmaya neden olan her türlü hastalık, tıkanan bölümde yine enfeksiyona yol açarak Bronşektazi gelişimine zemin hazırlamaktadır. Örneğin çocuklarda yabancı cisimlerin soluk borusuna kaçırılması, çocuk ve erişkinlerde iyi ya da kötü huylu tümörler, tüberküloz hastalığı bronşlarda tıkanmaya yol açarak hastalığın ortaya çıkmasına neden olabilir.

Edinilmiş bronşektazilerde birçok bozukluk birlikte rol oynar. Kronik bronş iltihaplan sırasında gelişen olaylar bronşun esnekliğim ve direncini bozarak sağlıklı yapısını kolayca değiştirebilir. İnatçı bir öksürük ya da güçlü soluk ve­rirken karşılaşılan bir engel sonucunda bronş içindeki basıncın artması, bronş duvarının çökmesini kolaylaştırır. Bronş çevresindeki dokularda ya da bağdoku artışıyla birlikte gelişen süreçler de bronş duvarını çevreye doğru çekerek bronşun genişlemesine neden olur.

Enfeksiyon ve bronş tıkanması dışında bronşektazi doğumsal bir hastalık olarak görülebilir.

Bronşektazi Tanısı Nasıl Konur ?

Genellikle öksürük, balgam çıkarma, kan tükürme, sık akciğer enfeksiyonu geçirme yakınmaları ile hekime başvuran hastalarda daha ilk muayenede hekimi bronşektazi kuşkusuna götüren muayene bulguları olabilir. Yaygın bronşektazisi olan hastalarda parmaklarda çomaklaşma görülebilir.

Fizik muayenenin ardından çekilen akciğer grafisi bazı hastalarda hiç bir bulgu vermez. Bronşektazinin kesin tanısı ince kesit bilgisayarlı tomografi ile konulur ve tomografi bulgularına göre hastalığın tedavisi planlanır.

Ayrıca bronşektazi tanısı konulan olgularda lokal bir hastalık söz konusu ise ilgili bronşta tıkanmaya neden olan bir hastalığın olup olmadığını araştırmak amacıyla bronkoskopi yapılmalıdır.

Bronşektazinin Patolojik Özellikleri Nelerdir ?

Patolojik bulgular bronş dilatasyonun şiddetine ve distal bronşiyal veya bronşioler obliterasyonun derecesine göre değişir. Hafif hastalıkta (silendirik bronşektazi), bronş hatları oldukça düzgündür, distal olarak uzamış ancak çapları aynı kalmış veya çok hafif artmıştır. Ana bronştan perifere doğru bronş ağacının alt dallanma sayıları normal sınırlardadır.

Daha şiddetli hastalıkta (variköz bronşektazi), dilatasyon derecesi daha fazladır. Lokal konstrüksiyonlar bronş duvar sınırlarında düzensizliğe neden olur ve variköz venlere benzer. Dilate olan bronşların distalindeki daha küçük bronş ve bronşiollerin lümenleri granülasyon veya fibröz doku ile oblitere olabilir.

En şiddetli olgularda (sakküler veya kistik bronşektazi), bronş dilatasyonu perifere doğru progressif olarak artar ve çapları birkaç cm.yi bulan kistik boşluklara neden olur. Bronş dallanmasının sayısı 5 ten fazla değildir ve bronşiyoller tamamen yok olmuştur. Aynı bölgedeki pulmoner parankim normal olabilir ancak sıklıkla bu hastalarda sık görülen enfeksiyon atakları sonucu olarak organize pnomoni odakları gösterir. Bronş arter dolaşımı tipik olarak artmıştır ve olguların çoğunda hemoptizi sebebidir.

Bronşektazi Tedavisi Nasıl Yapılır ?

Bilgisayarlı tomografide bronşektazinin sebep olduğu değişimlerin her iki akciğerde yaygın olarak görüldüğü olgularda medikal tedavi ve pulmoner rehabilitasyon uygulanır. Medikal tedaviye alınan hastalarda enfeksiyon ataklarının olduğu dönemlerde antibiyotikler mutlaka kullanılmalıdır.

Bunun dışında balgamı sulandırıcı ve rahat balgam çıkarılmasını sağlayan ekspektoran şuruplar, kanama varlığında istirahat ve kanamaya yönelik tedaviler uygulanmalıdır. Ciddi kanaması olan ve hastalık yaygınlığı nedeniyle cerrahi girişim düşünülmeyen olgularda kanamanın durdurulmasına yönelik olarak bronşial arter embolizasyonu gibi radyolojik girişimsel tedavi yöntemleri uygulanır. Bu yöntemde bilgisayarlı tomografi cihazı rehberliğinde kanayan bronşun atardamarına bir kateter ile girilerek buraya atardamarın tıkanmasına neden olan bir madde enjekte edilir.

Belirli bir bölgede lokalize bronşektazide ise ciddi ve hayatı tehtid eden kanama, sürekli bol miktarda balgam çıkarma, sık tekrarlayan enfeksiyonlar söz konusu ise, yani hastanın hayati tehlikesi varsa ya da yaşam kalitesi bozulmuşsa cerrahi girişim uygulanır. Ancak fazla yakınmaya neden olmayan lokal bronşektazilerde, yaygın bronşektazide olduğu gibi medikal tedavi yöntemleri tercih edilebilir.

Cerrahi girişim uygulanmayan bronşektazi olgularında enfeksiyon ataklarından korunmak için grip ve zatürre aşıları hekime danışılarak yapılmalıdır. Ayrıca medikal tedavi uygulanan hastalara genişlemiş bronşlar içersinde biriken balgamın çıkartılabilmesi için pulmoner rehabilitasyon ve postüral drenaj teknikleri hastalara öğretilmelidir.

Bronşektazide Cerrahi Tedavi Hangi Hastalara Uygulanır ?

Bronşektazili hastalarda cerrahi tedavi uygun seçilmiş olgularda kesin sonuç verir. Bu nedenle hasta seçiminde dikkat edilmesi gereklidir. Özellikle medikal tedaviye dirençli ve semptomların devam ettiği lokalize bronşektazili hastalar, tekrarlayan enfeksiyonlar nedeniyle sık tedavi alan hastalar ve masif hemoptizi gibi komplikasyonların eşlik ettiği bronşektazili hastalar cerrahiden fayda gören gruptur.

Cerrahi planlanan hastalara preoperatif yapılan bilgisayarlı tomografi ile hastalığın lokalizasyonu ve yaygınlığı iyi değerlendirilmeli, bronkoskopi uygulanarak yabancı cisim veya endobronşiyal anomaliler ve lezyonlar araştırılmalı, göğüs fizyoterapisi yapılarak sekresyonlar uzaklaştırılmalı, proflaktik antibiyotik tedavisi başlanmalı ve sigara içiyorsa bırakması önerilmelidir.

Cerrahinin amacı etkilenmiş tüm segmentlerin çıkartılarak maksimum fonksiyonu korumaktır. Bunun için, fonksiyonunu yitirmiş akciğer dokusu uzaklaştırılarak lokalize bronşektazi alanların komşu bölgelere yayılımı ortadan kaldırılır. Bu nedenle hastaların pulmoner rezervleri iyi değerlendirilmelidir.

Cerrahide segmentektomi, lobektomi ve pnömonektomi gibi rezeksiyon çeşitleri uygulanabilir. İntraoperatif dönemde bronşektazik alan dışındaki sağlam parankimin kontaminasyonunu önlemek için çift lümenli tüp kullanılması önerilerek sekresyonların yayılmaması engellenir.

Cerrahiye en uygun vakalar tek taraflı ve lokalize bronşektazi hastalarıdır. Bir akciğerin normal olduğu tek taraflı yaygın bronşektazilerde pnömonektomi yapılabilir. Fakat pnömonektomi sonrası göğüs deformitesi gelişme riski olduğunda 18 yaşından sonra operasyon önerilmektedir.

Diffüz bronşektazilerde cerrahinin yeri daha sınırlıdır ve sonuçları çok etkili değildir. Bilateral bronşektazilerde ise en fazla altı normal segment kalıncaya kadar rezeksiyon yapılabilir. Bilateral yaygın bronşektazilerde cerrahinin yeri yoktur. Seçilmiş vakalarda akciğer transplantasyonu uygulanabilir.

Bronşektazi tedavisinde cerrahi etkin bir tedavi yöntemidir. Hastalığın ağırlığı ve yaygınlığı iyi değerlendirilerek cerrahi endikasyon oluşturulmalıdır.


DİĞER HASTALIKLARA BAK

Ensefalit

( Beyin İltihabı )

Ensefalit, beyinde oluşan enfeksiyon sonucu beyin dokusunun iltihaplanmasıdır. Ensefalit genellikle yüksek ateş, şiddetli baş ağrısı, ense sertliği, mide bulantısı, zihinsel karışıklık ve davranış bozukluğu gibi belirtilerle kendini gösterir.
•••••• DEVAMINI OKU ••••••

Kalp Yetmezliği

Kalp yetmezliği, kalbin sağ, sol veya her iki karıncığının içindeki kanı, her vuruşunda damarlara yeterli miktarda gönderememesi sonucu oluşur. Yani kalbin, vücudun ihtiyacını karşılayacak düzeyde kanı pompalayamamasına kalp yetmezliği denir.
•••••• DEVAMINI OKU ••••••

Migren

Migren, hastanın günlük yaşamanı etkileyebilen, gün içerisindeki gerçekleştirdiği aktivitelerde kısıtlılık yaratabilen bir baş ağrısı tipidir. Sıradan bir baş ağrısı olmayıp tedavisi mümkün nörolojik bir hastalık olan migren, doktora en fazla başvurulan rahatsızlıklardan biridir.
•••••• DEVAMINI OKU ••••••

Sedef Hastalığı

( Psoriasis )

Sedef hastalığı, deri hastalıklarının en önemlilerinden olup kronik, tekrarlayıcı ve sık rastlanılan bir rahatsızlıktır. Deri örtüsünün olduğu tüm bölgeleri tutabilir. Sedef hastalığı saçlı deri, tırnak, el, ayak, gövde, diz, dirsek; yani bütün vücudu etkileyebilir.
•••••• DEVAMINI OKU ••••••

Bronşektazi - Bronş Genişlemesi
BURADA YAZANLAR BİLGİLENDİRME AMAÇLIDIR , TEŞHİS ve TEDAVİ İÇİN KULLANILAMAZ.
TEŞHİS ve TEDAVİ İÇİN UZMAN DOKTORA BAŞVURULMASI GEREKLİDİR.